Gaziantep’te ilk günümüz, güneşin doğuşuyla başlıyor. Şahinbey Mahallesinin tarihi taş sokaklarında adım adım ilerlerken, lezzet dolu bir serüvene
başlamak için sabırsızlanıyoruz. Herkes telaş içinde, sanki hiçbir şey yetmeyecek gibi geliyor. Oysa Gaziantep insanlarının gönlü gibi geniş kazanlarında
her şey bol bol pişiyor. Zaten şehrin enerjisi, temizliği ve ileri görüşlülüğü kalbimizi çalıyor. Geniş yeşil parkların ve iyi korunmuş Gaziantep kalesinin surlarının dibinden geçiyoruz. Esnafla selamlaşıyor, yapılan her çay davetine “Daha kahvaltı yapmadık” diyerek yanıt veriyoruz. “Dönüşte geleceğiz” diye söz verdiğimiz üçüncü dükkânı da aklımızda tutmaya çalışıyoruz.